Allahü teâlâ yarattıklarına benzemez

Sual: Mezheplere inanmayan bir yazar, (Tanrı oldukca akıllıdır, hafızası ve düşünmesi oldukca kuvvetlidir, gözleri iyi görür, kulakları iyi işitir, beyni iyi çalışır) diyor. Bir başkası da, (Din insanoğlu içindir, Tanrı’ın dini olmaz, o dinsizdir. Tanrı’ın gözü olmaz, o kördür. Akıl insanoğlu içindir. Tanrı akıllıdır denmez, o akılsızdır) diyor. Her ikisinin sözleri de sövgü olmuyor mu?
CEVAP
İslam âlimleri, (Tanrı’ın yaratmak, vücud, muhalefetün-lil-havadis şeklinde sıfatlarını insanoğlu için kullanmak yada insanoğlunun, akıl, bilinç, bellek, beyin ve fikir şeklinde yaratılmış olan sıfatlarını Allahü teâlâ için kullanmak küfürdür) buyuruyorlar.

Vücud, kendiliğinden var olmak; muhalefetün-lil havadis de, hiçbir mahlûka, hiçbir bakımdan benzememek anlamına gelir. Birkaç örnek verelim:
(Tanrı iyi düşünür) demek sövgü olur, şu sebeple akıl, bilinç, bellek, düşünme işi, görüş mahlûktur, kısaca yaratıktır. Allahü teâlâ için bu şekilde sözler söylemek sövgü olur.

(Tanrı akıllıdır) yada (Tanrı’ın beyni vardır) demek, onu mahluk kabul etmek olduğundan sövgü olur. (Tanrı akılsızdır) demek ise bir hakaret olacağı için sövgü olur. Bunun şeklinde, Allahü teâlâ için dinsiz, kör, beyinsiz şeklinde hakaret sözlerini kullanmak da sövgü olur.

Bu şekilde sözler yerine, (Allahü teâlâ yarattıklarına benzemez) demek yeter.

Allahü teâlânın yakın olması
Sual: Allahü teâlânın yakınlığından, beraberliğinden bahsedenler oluyor. Bu yakınlık ve beraberlik, insanların birbirine olan yakınlığı, beraberliği şeklinde midir?
Yanıt:
Bu mevzuda İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:
“Bakara sûresinin 186. âyetinde mealen; (Kullarım senden beni soruyorlar. Ben onlara oldukca yakınım!) ve Mücâdele sûresinin 7. âyetinde mealen; (Üç adam gizli saklı konuşunca, Tanrı onların dördüncüsü olur. Beş şahıs gizli saklı konuşunca, Tanrı onların altıncısı olur. Daha azca yada daha oldukca kimseler olunca da, her nerede olursa olsunlar, Tanrı onlarla beraberdir) buyuruldu. Allahü teâlânın yakın olması ve beraber olması, kendisi şeklinde Bî-çûndur. Şu demek oluyor ki, bizim bildiğimiz ve anladığımız şeklinde değildir. Iyi mi oldukları anlaşılması imkansız. His organlarının ve aklın yardımı ile anlayabilen insanoğlu, his edilmeyen ve akıl ile düşünülemeyen şeyleri anlayamaz. Yakın ve birlikte denilince, aklımıza, düşüncemize ve anlayışımıza gelen ve evliyanın bulgu ile anladıkları her şeyden, Allahü teâlâ uzaktır. Bunlara asla benzemez. Allahü teâlâyı bu şekilde düşünmek, yetmişiki fırka içinde bulunan Mücessime denilen bozuk, sapık yola kaymaya sebep olur. Allahü teâlânın bizlere yakın olduğuna ve bizimle birlikte olduğuna inanır, inanç ederiz. Fakat, bu yakınlığın ve bu beraberliğin iyi mi bulunduğunu anlayamayız. Bu dünyada, en büyük İslâm âlimlerinin varabileceği şey, Allahü teâlânın kendisine ve sıfatlarına, gayb yolu ile, kısaca anlamadan inanmaktır.”

Bir önceki yazımız olan Erkek şahıs zamiri başlıklı makalemizde erkek ve zamiri hakkında bilgiler verilmektedir.

Kontrol Et

Şık ve güzel giyinmek

Sual: Zenginin eski elbise giymesi uygun mudur?CEVAP Resulullah efendimiz, eski elbiseli birine, (Malın yok mu?) …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.