Cennetin Bahçesi

TEVEKKÜL

Cenab-ı Hakka yakınlaşmanın mevkiilerinden biri de tevekküldür ve makamı çok yüksektir. Fakat tevekkülü anlamak ince düşünmekten geçer bu yüzden öğrenmesi zor ve ayrıntı gerektirir. Yapması ise daha güçtür. Çünkü kişiler, hareketlerinde, yaptıkları işlerde, Allah’tan başkasının yaptığını düşünse bu kişilerin Allah’ın birliğine inanması zor olur. Eğer işlerinin gerçekleşmesini bir sebebe bağlamıyor ise dinden çıkmış olur. Sebepleri bir araya getirilerek ortak bir nokta bulmayı gerekli görmüyorsa akla uymamış, gerekli görüyorsa sebepleri yaratana tevekkül etmiş olur. Buradan anlaşılıyor ki, tevekkül hem akla hem islama hem de tevhide uyacak şekilde algılamak lazımdır. Bunu anlayabilmek ise derin bilgiler gerektirir. Bizler önce tevekkülün değerini, sonra ne anlama geldiğini, daha sonra da nasıl elde edilebileceğini öğrenmemiz gerekir. AllahüTeala herkese tevekkülü emretmiştir. “Tevekkül imanın şartıdır” bu emirlerinden biridir. Tevekkül, kalbin görevidir ve itikat ile oluşur. Tevekkülün esası olan tevhiddir. Tevhidi anlamak zaman alır ve ilmi bütün ilimlerin sonudur. Tevhidin dört derecesi vardır. Birincisi, sadece dil ile değil kalben inanmaktır. Yalnız münafıklar dil ile tevhid ederler. İkincisi, Kelime-i tevhidin manasına kalbi inandırmaktır. Üçüncüsü ise, Bir yaratıcının olduğunu, her şeyi yoktan var ettiğini, her şeyin tek bir fail tarafından yapıldığını anlamaktır. Sonuncusu ise sadece bir var görür. Birden başka hiçbir şey görmez. Tevekkülün temeli olan diğer konu ise imandır. Allah’ın rahim ve hakim olduğuna inanmaktır. Tevhidi ve imanı tam olan kimseler dünyaya gönül bağlamaz. Dünyadaki işleri için üzülmezler. AllahüTeala’nınher türlü hayırlı rızkı göndereceğine inanırlar.

Bir önceki yazımız olan EVLİYANIN ÖZELLİKLERİ başlıklı makalemizde EVLİYANIN ÖZELLİKLERİ hakkında bilgiler verilmektedir.