Müslüman fen adamları

Sual: Bazı kimseler, “Müslümanlıkta hep yakarma olduğu, fenne ihtiyaç duyulan ehemmiyet verilmediği için, müslümanlar içinde fen adamı çıkmamıştır. İslam dini, fenne ehemmiyet verseydi, müslümanlar arasından da Edisonlar, Pastörler çıkardı” diyorlar. Niçin müslümanlardan fen adamları çıkmamıştır?
CEVAP
İslam dini, tüm yenilikleri emreden bir dindir. İşte bundan dolayı ilim adamlarına oldukca ehemmiyet verilmiş, bilimsel, fenni ve teknik araştırmalar yapılmış, müslümanlar tıpta, kimyada, astronomide, coğrafyada, tarihte, edebiyatta, matematikte, mühendislikte, mimarlıkta ve bunların hepsinin temeli olan, güzel terbiye ve toplumsal bilgilerde, en üstün dereceye varmışlardır.

Batının bugün dahi büyük saygı ile anmış olduğu kıymetli bilginler, mütehassıslar, üstadlar yetiştirmişler, dünyanın hocası, medeniyetin önderi olmuşlardır. O vakit; yarı yırtıcı olan Avrupalılar, en çağdaş detayları İslam üniversitelerinde öğrenmişler, hatta Papa Sylvester şeklinde, hristiyan din adamları bile Endülüs Üniversitelerinde öğrenim görmüştür.

Bugün bile, hâlâ Avrupa dillerinde kimyaya “Chemie” ve cebire [Arapça El-cebir kelimesinden] “Al-gebra” adı verilmektedir. Bundan dolayı bu ilimler, ilkin müslümanlar tarafınca dünyaya öğretilmiştir. Avrupalılar, dünyayı sini şeklinde dümdüz ve etrafı duvarlarla kaplı zannederken, müslümanlar, ilk olarak, dünyanın küre şeklinde bulunduğunu ve döndüğünü buldular.

Dünyada ilmin öncüleri olan ve İslam kültürü ile yetişen ilim adamları çoktur. Bazıları şunlardır:
Ali Kuşcu, büyük astronomi âlimi, ilk kere Ayın şekillerini özetleyen kitap yazdı.

Ammar Musuli
, ilk kere katarakt ameliyatını gerçekleştirmiş oldu.

Battani
, dünyanın en meşhur astronomi âlimi ve trigonometrinin kaşifidir.

Biruni
, dünyanın döndüğünü ve yerçekimini Newton’dan ilkin kanıtlama etti.

Cabir bin Hayyan
, atom bombası fikrinin ve kimya ilminin babası olan büyük dahidir.

Cezeri
, 8 çağ ilkin otomatik sistemin kurucusu ve bilgisayarın babasıdır.

Demiri
, Avrupalılardan 400 yıl ilkin zooloji ansiklopedisini yazmıştır.

Ebu Bekir Razî
, o zamana kadar aynı hastalık sanılan kızıl, kızamık ve çiçeğin ayrı hastalıklar bulunduğunu ilk kere gören tabiptir.

Ebu Kâmil Şuca
, Avrupa’ya matematiği öğretmiştir.

Ebül-Vefa
, trigonometride tanjant, kotanjant, sekant, kosekantı gören matematikçidir.

Farabi
, ses vakasını ilk kere fiziki yönden açıklamıştır. Sesin fiziki izahını ilk kere o yapmıştır.

Fatih Sultan Mehmed
, havan topunu ortaya çıkarmıştır.

Gıyasüddin Cemşid
, matematikte ondalık kesir sistemini ilk kere bulmuştur.

Huneyn bin İshak
, göz doktorlarının babası sayılır.

İbni Cessar
, cüzzamın sebebini ve tedavilerini 900 yıl ilkin açıklamıştır.

İbni Firnas
, Wringt kardeşlerden bin yıl ilkin ilk uçan aracı yapmış olup uçmayı gerçekleştirmiştir.

İbni Haldun
, zamanı, ilim haline getirmiş, sosyolojiyi kurmuştur.

İbni Hatib
, vebanın bulaşıcı bir hastalık bulunduğunu bilimsel yoldan açıklamıştır.

İbni Karaka
, dokuzyüz yıl ilkin mükemmel bir torna tezgahı yapmıştır.

İbni Sina,
hastalıkların mikroplardan geldiğini ilk gören hekimdir.

İbni Türk
, cebirin temelini atan bilginlerdendir.

Kadızade Rumi
, yaşamış olduğu asrın en büyük matematik ve astronomi bilginidir. Fizik kurallarını astronomiye uygulamıştır.

Kambur Vesim
, verem mikrobunu R. Koch’dan 150 yıl ilkin ortaya çıkarmıştır.

M. Akşemseddin
, Pasteur’den 400 yıl ilkin mikrobu buldu.

Nurüddin Batruci
, Endülüs İslam üniversitesinde astronomi profesörü idi. Güneş merkezli sistemi Kopernik’ten ilkin o kurdu.

Piri Reis
, 400 yıl ilkin bugünküne oldukca yakın dünya haritasını çizmiştir.

Uluğ Bey
, çağının en büyük astronomudur.

Lagari Hasen Çelebi
, füzeciliğin atasıdır. Osmanlılarda ilk kere füzeyle uçan budur.

Fen bilgilerinin temeli
Avrupalı, fen bilgilerinin çoğunu ve hepsinin temelini İslam kitaplarından aldı. Avrupalılar, dünya sini şeklinde düz, etrafı duvar çevrili zannederken, Müslümanlar dünyanın yuvarlak olup, kendi çevresinde döndüğünü biliyorlardı. Hatta Musul’un Sincar sahrasında, meridyenin uzunluğunu ölçerek, bugünkü şeklinde buldular. (Şerh-i Mevakıf)

Galile, Kopernik, Newton, dünyanın döndüğünü, Müslüman kitaplarından öğrenip söyleyince, kabahat sayıldı. İslam hekimlerinin eserleri ortaçağda ders kitabı olarak dünya üniversitelerinde okutulmakta idi. Batı’da akıl hastaları şeytan tarafınca tutulmuş kimseler olarak canlı canlı yakılırken, Müslüman devletlerinde özel akıl hastaneleri kurulmuştu.

Fen, vakaları görmek, inceleyip idrak etmek ve deneyip benzerini yapmak anlamına gelir ki, bu üçünü de dinimiz emretmektedir.

İslam ilimleri iki kısımdır:
1- Din detayları,
2- Fen detayları. İslam âlimi olmak için her ikisini de öğrenmek gerekir. Din bilgilerini öğrenmek ve yapmak, her Müslümana farz-ı ayndır. Fen bilgilerine, sanata ve en çağdaş harp silahlarını halletmeye uğraşmak, farz-ı kifayedir. Bu iki farzı yerine getiren millet, muhakkak ilerler, çağdaş olur. Bir âyet-i kerime meali:
(İsteyene dünya nimetlerini; isteyene ahiret nimetlerini veririz.) [Şûrâ 20]

İstemek, sebebe yapışmak, doğrusu çalışmakla olur. Allahü teâlâ, çalışanlara dilediklerini vereceğini vaad ediyor. Müslüman olsun olmasın, çalışan her insana, vereceğini bildiriyor. Amerikalılar, Japonlar bu şekilde çalışmış oldukları için dünya nimetlerine kavuşuyorlar. Ortaçağdaki Müslümanlar, bu şekilde çalışmış oldukları için, uygarlık rehberi olmuşlardır. Abbasiler ve Osmanlılar son zamanlarında, iç ve dış düşmanların tesirleriyle, fen bilgilerini öğrenmekten ve öğretmekten yoksun edildiler. Bu sebeple çok büyük devletleri çöktü.

Din ve fen
Din düşmanları, temiz gençleri aldatmak için, (İslamiyet ilerlemeye engel olmaktadır. Hristiyanlar aşama kaydediyor. Her nevi fen vasıtası yapıyorlar. Tıpta, muharebede, haberleşmelerde kullandıkları fen aletleri, gözlerimizi kamaştırıyor. Ikimiz de hristiyanlara uymalıyız) şeklinde sözlerle, İslamiyet’teki güzel ahlakı, kardeşliği bıraktırmaya uğraşıyorlar ve Avrupalılara, Amerikalılara benzemeye ilericilik diyorlar. Gençleri, kendileri şeklinde İslam düşmanı halletmeye, felakete sürüklemeye çalışıyorlar.

Oysa İslamiyet, fende, sanatta ilerlemeyi emrediyor. Hristiyanlar ve tüm gayrı müslimler, babalarından, ustalarından öğrendiklerini yapıyorlar. Önceki neslin yaptıklarını, küçücük ilavelerle, yine yapıyorlar. Öncekiler yapmasalardı, bunlar hiçbirini yapamazdı. (Tekmil-i sinaat telahuk-ı efkar iledir) sözü asırlarca ilkin açıklanmıştır. Şu demek oluyor ki sanatın, fennin, tekniğin ilerlemesi, fikirlerin, deneylerin birbirlerine eklenmesi ile olur.

Fendeki yenilikler
Tarih gösteriyor ki, fendeki yenilikleri, hep müslümanlar yapmış oldu. Fen bilgilerini, fen aletlerini yüz yıl evvelki hâle kadar yükselttiler. Bu terakkilere, hep İslam dini ve bu dini uygulama eden İslam devletleri sebep oldu. Hristiyanlar, haçlı seferleri ile İslam devletlerini yıkamadıkları için, siyasal oyunlarla, yalanlarla, hilelerle, içerden yıktılar. Bunların topraklarında, çeşitli rejimler kurdular. Fakat, İslamiyet’i yok edemediler. Müslümanlardan kalan, fendeki keşiflere, ilaveler yaparak bugünkü terakkiyi kendilerine mal ediyorlar. Yalnız kendi keyiflerini, zevklerini, menfaatlerini düşünenler kötülüklerini ortaya koyduğu için, fen ve sanatı emreden İslamiyet’e gericilik diyorlar. Yahudiler, hristiyanlar, hatta başka din mensupları da Cennete, Cehenneme inanıyor, mabedleri dolup taşıyor. Bu inananlara gerici demediklerine nazaran, fenne, sanata değil, zevk ve safaya, ahlaksızlıklara ilericilik dedikleri anlaşılıyor. Bu şekilde mesnetsiz ve haksız yalanlarla, İslamiyet’e küstahça, ilk hücum eden İngilizlerdir. [İngiliz Casusunun İtirafları kitabında kâfi bilgi vardır.]

Şimdi müslümanların İslamiyet’in emrettiği, fen bilgilerine de sarılmaları, gene büyük endüstri kurarak yeni aletler yapmaları, hristiyanlardan üstün olarak, tüm insanlığı saadete kavuşturmaları gerekir.

Bir önceki yazımız olan Din kitabı okumak başlıklı makalemizde kitab ve okumak hakkında bilgiler verilmektedir.

Kontrol Et

Şık ve güzel giyinmek

Sual: Zenginin eski elbise giymesi uygun mudur?CEVAP Resulullah efendimiz, eski elbiseli birine, (Malın yok mu?) …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.