Allah yüzüne baktı demek

Sual: (Allah onun yüzüne baktı) yada (Allah onun yüzüne bakmadı) benzer biçimde tabirleri kullanmak sövgü müdür?
CEVAP
Bu tarz şeyleri söylemenin bir mahzuru yoktur. Bunlar birer tabirdir. Yüzüne baktı demek, Allah ona acıma etti, acıdı anlama gelir. Yüzüne bakmadı demek, ona acımadı, azap etti anlama gelir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Allahü teâlâ, sizin görünüşünüze, malınıza [rütbenize, iyi işlerinize] bakmaz; bu tarz şeyleri ne niyetle yaptığınıza bakar.) [Müslim]

Buradaki bakmak, sevap yada azap verir anlama gelir. Doğrusu Allahü teâlâ, insanoğlunun yeni, temiz elbisesine, makam ve rütbesine bakarak sevap vermez. Amelini ne fikir ile, ne niyetle yaptığına bakarak sevap yada azap verir. (S. Ebediyye)

İki hadis-i şerif meali de şöyledir:
(Kıyamet günü Allahü teâlâ, şu üç derslik insana rahmet nazarı ile bakmaz:
1- Alışverişinde yalan söyleyerek fahiş fiyatla mal satana.
2- Gelişi güzel her şeye yemin edene.
3- Kendisinde su olması durumunda, başkasına vermeyene.)
[Ey Oğul İlmihali]
(Altı şey, altı halde gariptir:
1- İçinde namaz kılınmayan Mescitler gariptir.
2- Okunmayan Kur’an-ı kerim gariptir.
3- Fısk işleyenler yanında Kur’an-ı kerim gariptir.
4- Fena huylu, zalim kocanın elindeki saliha hanım gariptir.
5- Fena huylu kadının elindeki salih koca gariptir.
6- Kendini dinlemeyen kavmin arasındaki âlim gariptir.
Allahü teâlâ, kıyamet gününde bu altı maddede bildirilenlere rahmet nazarı ile bakmaz.
Doğrusu onlara acımaz, azap eder. (Menakıb-ı Çihar Yâri Güzin)

Gene Menakıb-ı Çihar Yâri Güzin kitabında bildiriliyor ki:
Allahü teâlâ, bu ümmete Ramazanda beş şey verir ki, başka ümmetlere vermedi.
1- Ramazanın ilk gecesi olduğu vakit, onlara [bu ümmete] rahmet nazarı ile nazar eder. Allahü teâlâ, kime rahmet nazarı ile bakarsa, artık ona azap etmez.

2-
Allahü teâlâ meleklere, (Bu ayda ibadetleri bırakın, ümmet-i Muhammede istigfar edin) buyurur.

3-
Allahü teâlâ Aden meleklerinin reisi Rıdvan’a buyurur: (Cenneti süsle ve kapılarını aç. Ümmet-i Muhammed’den bir kimse bu ayda ölürse, cesedi gelinceye kadar, ruhu Cennete dahil olsun.)

4- Allahü teâlâ, Cehennem meleklerinin reisi Malik’e, Cehennemin kapılarını kapatmasını emreder. (Eğer, bu ümmetten günahkâr biri ölürse, Ramazan ayı geçene kadar, Cehennemde azap olmasın.)

5- Allahü teâlâ, Kadir gecesini verir. Hatta eğer bir kimse, o gecede yakarma etse, günahlarını affeder. O gecede Cehennemden azat olur. (Ravda-tül ulema)

Bu konudaki hadis-i şerif meallerinden bazıları da şöyledir:
(Komşusunun hanımı ile zina edenin, Allahü teâlâ yüzüne bakmaz, onu Cehenneme koyar.) [Deylemi, Haraiti]
(Kim gösteriş için bir elbise giyerse, o elbiseyi çıkarıncaya kadar Allahü teâlâ onun yüzüne bakmaz.)
[İ.Asakir]
(Kibirlenerek elbisesini yerde sürüyenin yüzüne Allahü teâlâ kıyamette rahmet ve saygıyla bakmaz.)
[Buhari]
(Allahü teâlâ şu üç kişinin yüzüne bakmaz, onlar için acıklı bir azap vardır:
1- Zina eden yaşlanmış,
2- Yalan söyleyen yönetici,
3- Kibirli fukara.)
[Müslim]
(Allahü teâlâ, kıyamette, tevbe etmedikçe, şunların yüzüne bakmaz, onları Cehenneme sokar:
1- İstimna eden,
2- Eşcinsel,
3- Sürekli içki içen,
4- Ana babasını döven,
5- Komşusuna eziyet eden,
6- Komşusunun karısı ile zina eden.)
[Beyheki]

Allah da köre o şekilde bakar
Sual:
Kör Allah’a iyi mi bakarsa Allah da köre o şekilde bakar demek sövgü mü?
CEVAP
Niyete bağlıdır. Biri size fenalık edince bu sözü söylemek, sen bana fenalık ediyorsun benden iyilik mi bekliyorsun anlamında söylenmişse sövgü olmaz. Sen Allah’a bir adım gidersen o sana on adım yaklaşır demek de bu şekilde caizdir. Sen yakarma etmezsen, Allah’a inanmazsan Ondan acıma beklemeye ne hakkın var demek anlamında söyleniyorsa mahzuru olmaz. Mahzuru olmasa da bu şekilde ifadeler kullanmamalı. Bunlar hoş söz değil.

Bir önceki yazımız olan Nazar boncuğu şirk mi? başlıklı makalemizde boncu ve nazar hakkında bilgiler verilmektedir.

Kontrol Et

Şık ve güzel giyinmek

Sual: Zenginin eski elbise giymesi uygun mudur?CEVAP Resulullah efendimiz, eski elbiseli birine, (Malın yok mu?) …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.