Kader ve kanaat

Sual: Kimisi, fena biriyle evleniyor, o fena de fenalık yapınca, (Ne yapayım kaderim böyleymiş) diyor. Kimisi gaza basıyor, son sürat giderken kaza yapıyor. (Ben ne yapayım alnımın yazısı böyleymiş. Önlem, takdiri bozamaz) diyor. Kimisi hırsızlık ediyor, mahkûm oluyor. (Ne yapayım benim kaderim bu şekilde kötüymüş) diyor. Kimisi, zararı dokunan şeyler yiyip içiyor, hastalanıp nüzul oluyor. (Nasıl yapsak, kaderin önüne geçilmez, olacakla öleceğe umar olmaz, biz tevekkül ediyoruz) diyor. Bunlar dine uygun mu?
CEVAP
Söylenilen sözlerin hepsi doğrudur; fakat burada yanlış olan, önlem almamaktır. Önlem almadan suçu kadere yüklemek yanlış olur. Evet, kaderinde bunlar vardı; fakat bunlara kendisi sebep oldu.

Resulullah efendimiz, bir köylüye, (Deveni ne yaptın?) diye sorunca, o da, (Tanrı’a tevekkül edip, kendi kendine bıraktım) dedi. Köylüye, (Deveni sıkı bağla ve sonrasında tevekkül et!) buyurdu. (İbni Asakir)

Kaza ve kaderimizi, başımıza gelecekleri bilmediğimiz için, önlem almak gerekir. Önlem almak, sebeplere yapışmak dinimizin emridir. (Dürer)

Fena kimselerle gezip, fena işler yaptıktan sonrasında, (Kaderim kötüymüş) diyerek suçu kadere yüklemek, cahillikten, ahmaklıktan başka şey değildir.

Bir önceki yazımız olan Açlıktan ölmek başlıklı makalemizde olmek hakkında bilgiler verilmektedir.

Kontrol Et

Şık ve güzel giyinmek

Sual: Zenginin eski elbise giymesi uygun mudur?CEVAP Resulullah efendimiz, eski elbiseli birine, (Malın yok mu?) …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.