Anasayfa » Genel » Kabir Hayatı ve Kabir Azabı

Kabir Hayatı ve Kabir Azabı

Kabir Hayatı ve Kabir Azabı

Ölüm tüm canlılar için, yaratılış kadar gerçek ve kaçınılmaz bir sondur. İnsan ne şekilde ölürse ölsün, mutlaka bir kabir hayatı yaşayacaktır. Denizde boğularak ölen insan da, yanarak kül olan insanda kabir hayatını yaşayacaktır. Yani denizde boğularak ölüp cesedi bulunamayan birisi de, yine aynı şekilde kabir hayatını yaşayacaktır.

Zira Peygamber Efendimiz (sav), -Herhangi bir müslüman, kardeşinin mezarını ziyarette bulunup yanında oturursa, yanından kalkana kadar kabirdeki ölü ona arkadaşlık ederek karşılık verir.- hadisini buyurarak, kabir hayatının olduğunu işaret etmiştir. Yine başka bir Hadis-i Şerifte, -Kabirdekiler kendilerine verilen selamı alırlar.- buyurmuştur.

Kabir Azabı

Kabir azabına dair Efendimizin bir takım hadisleri bulunmakta olup, tüm mezheplerce de kabir hayatında kabir azabı olduğuna dikkat çekilmiştir. Kafirlerin kabir azabının kıyamete kadar devam edeceği ve sadece Ramazan ve Cuma günlerinde üzerinden kalkacağının altı çizilmiştir.

Asi kimselerin ise kabir azaplarının ise kıyamete kadar devam etmeyeceği ve Cuma ve Ramazan günlerinde üzerinden kalkacağı bildirilmiştir.

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav) kabir azabı hakkında bazı hadisler buyurmuştur.

-Hiçbir manzara kabir kadar ürkütücü ve korkutucu değildir-

-Kişinin kabri ya cehennem çukurlarından bir çukur, ya da cennet bahçelerinden bir bahçedir.-

-Kabir azabı gerçektir. Bazı insanlar öldükten sonra kabirlerinde azap çekerler ve onların çektiği azabı hayvanlar duyarlar.-

şeklinde bir takım hadisler rivayet edilmektedir.

Peki kafir olarak ölenlerin kıyamete kadar kabir azabı çekeceğinden bahsettik. Hz. Adem (as) zamanında ölen birisi ile, Hz. Muhammed (sav) zamanında ölen kıyamete kadar kabir azabı çekecekse, bu haksızlık olabilir mi?

Kıyamete yakın bir zamanda ölen kişi, Kabir azabı konusunda daha mı avantajlı oluyor?

Şurası iyi bilinmelidir ki, Allah’ın adaleti meselesi hiçbir şekilde basit ölçüler çerçevesinde ele alınmamalıdır. Zira kabir azabı, kişinin kabirde kalacağı süreyle eş değer bir şekilde düşünülmesi gereken bir durum olup, ayrıca izaha gerek duyulan bir konudur. Zira Yüce Allah (cc), farklı zamanlarda ölen kişiler için vereceği kabir azabını, tartışmasız adaleti ile sağlayacaktır. Bunun yanı sıra kabir azabındaki adalete en güzel örnek, kişinin kabirde çekeceği azaba göre, cehennemde çekeceği azabın şiddetinde farklılıklar olacağıdır. Kısacası Allah (cc.), insan aklının alamayacağı ancak kendisi için son derece basit olan bir adalet sistemi ile, kabir ve cehennem azabı arasındaki dengeyi sağlayacak kudrete sahiptir.

Bir önceki yazımız olan İslamda Kul Hakkı başlıklı makalemizde bireylere yada topluma zarar vermek, birisini günaha sokmak ve İslamda Kul Hakkı hakkında bilgiler verilmektedir.

Kontrol Et

Şık ve güzel giyinmek

Sual: Zenginin eski elbise giymesi uygun mudur?CEVAP Resulullah efendimiz, eski elbiseli birine, (Malın yok mu?) …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.