Anasayfa » Genel » Dini Bilgiler

Dini Bilgiler

VELAYET-İ FAKİH; TÜM MUSTA’ZAF VE MÜSLÜMANLARIN İMAMI VE REHBERİDİR!..

VELAYET-İ FAKİH; TÜM MUSTA’ZAF VE MÜSLÜMANLARIN İMAMI VE REHBERİDİR!.. Günümüzde bizlere Emir-el Mü’min’in olan Ulu kılavuz İmam Seyyid Ali Hamaney hazretleridir. Bu açıdan O’nun nurani sözleri ve nasihatleri bizler için itaatı farz olan emirlerdir. Kendini İnkılab’a ve Kılavuz’e atfeden ve velayeti fakihe alt olduğu ideasında yer alan herkes tek merkeze yani Ulu Rehberin emirlerine itaate yönelmekle, yerine getirmekle huysuz söz …

Devamını oku »:

İmam Zeynel Abidin (as)’dan Öğütler…

Dünyaya meyletmeyin. Zira Allah-u Teâla Hz. Muhammed salla’llâhu aleyhi ve alih’e şöyle buyuruyor: “Zulmedenlere meylet­meyin; daha sonra ateş size de dokunur…” Bu dünyaya ve dünyada olana, bu dünyayı kendisine sonsuz yurt ve sabit vatan edinenin güvendiği gibi güvenmeyin. Çünkü bu dünya değişmez kalmayacaktır. Burası azık topla­nacak ve amel edilecek bir evdir. Günleri yok ol­madan ve Allah tarafın­dan imha edilmesine izin …

Devamını oku »:

Zekat Sayılmayan Durumlar

İslam’ın beş şartından biri olan Zekât mali bir ibadettir ve hicretin ikinci yılında farz kılınmıştır. Zekât malın bir bölümünü Müslüman olan fakire vermek demektir. Zekât zamanı gelince yerine getirilmesi gereken bir ibadettir Hangi haller zekât sayılmaz? Aile bireyleri birebirine zekât veremez. Müslüman olmayan kimseye zekât verilmez. Zekât Müslüman olan kimsenin halkı olup, Müslüman olmayana sadaka verilebilir. Kamuya ait olan yerler …

Devamını oku »:

Namazın Zimmetten Düşürülmesi Nedir ?

Kişi Namazının herhangi bir vaktini kılmamışsa, vaktinde kılınamayan namaz kişinin zimmetine borç olarak geçmiş olur. Bu tür namazların tek bir eda yolu vardır; oda kaza etmektir. Bunun dışında İslam da namazın zimmetten düşürülmesi için geçerli olan bir yol bulunmamaktadır. Tutulmayan oruçlar namaz gibi değildir. Oruç için fidye verilmesi hakkında delil bulunmaktadır. İhtiyarlık veya iyileşme umudu kalmamış hastalık gibi sürekli mazereti …

Devamını oku »:

Münafıklık

Evet ArkadaşLar gerçekten dehşet verici ürkütücü bir konu. Ne yazık ki bazı gerçekleri her nedense irdelemek hatta okumak bile istemeyiz. Hayır biz gerçeklerden kaçmakla var olanları inkar edemeyiz. Hz. Huzeyfe (r.a), sevgili Peygamberimizin bazı özel bilgileri kulağına fısıldadığı özel bir sahabedir. Peygamberimiz (s.a.v) cemaatinde bulunan gizli münafıkların listesini Hz. Huzeyfe’ye vermişti. “Hz. Ömer r.a Gibi cennetle mujdelenmiş Adaleti dunyada nam …

Devamını oku »:

Bakara Suresinin Önemi

Kuran-ı kerimin 255. Ayeti olan bakara suresi faziletleri bakımından oldukça yüksek bir suredir. İçerisinde ayetel kürsi ve amenerrasulü gibi çok önemli ayetleri barındırır. “Bir gün Cebrail (as) Peygamber (sas)’in yanında otururken yukarıdan kapı sesi gibi bir ses duydu. Başını kaldırdı: “İşte bugün gökten bir kapı açıldı. Şimdiye kadar bu kapı açılmamıştı. Gökten bir melek indi. O da bugüne kadar inmemişti. …

Devamını oku »:

HZ. HAMZA VE HZ. ÖMER’İN MÜSLÜMAN OLMALARI

Hz. Ömer ve Hz. Hamza Müslüman Olmaları

HZ. HAMZA VE HZ. ÖMER’İN MÜSLÜMAN OLMALARI a) Hz. Hamza’nın Müslüman Olması Hamza, Peygamberimizin amcalarındandır. Süveybe’den O da emdiği için, Rasûlullah (s.a.s.) ile süt kardeştir. Mekke Devri’nin 6’ıncı (616 M.) yılında Müslüman olmuştur. Peygamberimiz bir gün “Safâ” tepesinde otururken yanından Ebû Cehil geçti. Rasûlullah (s.a.s.)’e çirkin sözlerle hakarette bulundu. Peygamberimiz hiç bir karşılık vermedi. Hamza o gün ava gitmişti. Dönüşünde, …

Devamını oku »:

Tilavet Secdesi

Kur’an’da 14 bölümde secde ayeti bulunmaktadır ve bu 14 bölümün içerisinde olan ayetlerin, işitilmesi veya okunması gibi durumlarına tilavet secdesi adı verilmektedir. Bu ayetleri okuyan ya da duyan bir kişi, anlamları hakkında bilgi sahibi olmasa bile bir secde yapması uygun görülmektedir. Öte yandan bu ayetleri yazan ve heceleyenler, secde yapamazlar. Tilavet secdesi Hanfilere göre vacipken, Şafii ve Hanbelilere göre sünnet-i …

Devamını oku »:

Secde-i Sehv

Namaz kılan bir kişinin, namaz kılarken farz olan herhangi bir yükümlülüğü unutması doğal bir durumdur. Ancak bu unutulan farzın sonradan hatırlanması durumunda ise kişinin secde-i sehv yapması gerekmektedir. Eğer kişi secde-i sehv yapmazsa, kişinin bu namazı yeniden kılması gerekmektedir. Secde-i sehv, bir vacibin veya bir farzın terk ya da terhinde yapılan bir durumdur. Eğer namaz sırasında birden fazla unutma durumu …

Devamını oku »: